“Yavuz hırsız ev sahibini bastırır misali “
Alaplı Belediye Başkanı Nuri Tekin, “İlçe girişinin açılması yetkilisi Karayolları kurumudur. Karayolları kurumu da hükümetinize bağlıdır. Yani, bu sorunun çözümünden asıl sorumlu olan biz değil, dolaylı olarak hükümet ve hükümetin yerel temsilcileridir.” Dedi.
Tekin, yaptığı yazılı açıklamada, Alaplı ilçe merkezine giriş yolu açılmasının ilk defa bu kadar ciddi bir şekilde kamuoyunun gündemine geldiğini söyledi.
ilçemiz merkezine giriş yolunu açabilmek için devletin ilgili kurumları nezdinde girişimlerde bulunduklarını belirten Tekin, şunları söyledi:
Zonguldak Milletvekilimiz Sayın Ali İhsan Köktürk’ün, bölünmüş karayolundan Alaplı ilçe merkezine giriş yolu açılması için TBMM Başkanlığına verdiği soru önergesinden ve bu önergenin kamuoyundaki siyasi yansımalarından rahatsız olan Belediye Meclisi Üyemiz Sayın Hüseyin Öztürk’ün, bu konudan dolayı kamu vicdanında mahkum olan mensubu olduğu siyasi hareketi, suçluluk psikolojisinden kurtulma arayışının verdiği çeşitli kelime oyunları ve siyasi manevralarla, , “yavuz hırsız ev sahibini bastırır” misali bu mahkumiyetten kurtarmaya çalışmasını gayet iyi anlıyoruz. Bölünmüş karayolundan Alaplı ilçe merkezine giriş yolu açılmasının ilk defa bu kadar ciddi bir şekilde kamuoyunun gündemine gelmesinin, bu yolun açılmamasının gerçek sebeplerini halkımızın ayan beyan görmesinin ve bunun sorumlularını da tayin etmiş olmasının Sayın Hüseyin Öztürk ve mensubu olduğu siyasi düşünceyi rahatsız etmesini de iyi anlıyoruz. Ancak, şunu da bilmelerini istiyoruz ki, halkın vicdanında mahkum kalmaktan kurtulmanın yolu, “cambaza bak cambaza” anlayışıyla, sorunu ve çözümünü görmezlikten gelip, dikkatleri başka yöne çekme arayışı değildir. Halkın vicdanında mahkum kalmaktan kurtulmanın yolu; özeleştiriyle yapılan hataları kabul etmek, bu hatalardan ders alınarak sorunun çözümü için gerekli çabayı göstermek ve bu çabayı gösterenlere destek olmaktır.”
Öztürk ve Arkadaşları Çelişki İçindeler
“Bunlar bir yana, Hüseyin Öztürk ve arkadaşlarının birçok konuda çelişki içinde oldukları da ayrıca dikkat çekicidir.Bir taraftan, Sayın Milletvekilimiz Ali İhsan Köktürk’ün TBMM’ye verdiği soru önergesinde de dile getirdiği, bizim ve halkımızın, Alaplı giriş yolunun kapalı olmasının ilçemize birçok yönden zarar verdiğine ilişkin tespitlerini kabul etmeyen, tam aksine arkadaşlarıyla birlikte gerek belediye meclisimize verdiği önergeyle ve gerekse basına yaptığı açıklamayla, bu yolun açık olmasının ilçeye hiçbir şey kazandırmadığını iddia eden, hatta bazı konularda zararları olduğunu dile getiren Sayın Hüseyin Öztürk’ün, diğer taraftan “Biz de ilçeye giriş yolu açılmasını istiyoruz. “ demesi , içine düştüğü çelişkinin çok net bir göstergesidir. Bu çelişkiyi görmek isteyenler, Sayın Öztürk’ün basın vasıtasıyla kamuoyuyla da paylaştığı, Belediye Meclisimize verdiği önergeye bakabilirler. Sayın Milletvekilimiz ve bizim,Alaplı şehir merkezine giriş yolunun kapalı olmasının maddeler halinde sıraladığımız ilçemize verdiği zararlara ilişkin tespitlerimizi, verdiği soru önergesiyle ve basın açıklamasıyla kendisi de maddeler halinde sıralayarak çürütmeye çalışan, yolun kapalı olmasının ilçeye hiçbir zararı olmadığını ısrarla vurgulayan Sayın Öztürk’ten kamuoyunun beklediği açıkça “Biz bu yolun açılmasını istemiyoruz. “ deme cesaretini gösterebilmesidir.
İki Yüzlülüktür
Tekin, “Gerek verdiği soru önergesi ve gerekse yaptığı basın açıklaması bu görüşte olduğunu açık seçik ortaya koymaktadır. Durum bu kadar açıkken, tüm bunlara rağmen, “Biz de bu yolun açılmasını istiyoruz. “ demesi, aynı zamanda iki yüzlülüktür. Alaplı ilçe merkezine giriş yolu açılmasının asıl yetkilisi ve sorumlusu olan mensubu olduğu partiyi, halkın vicdanında mahkum kalmaktan kurtarmanın telaşı içinde olan Sayın Öztürk, partisinin daha önceki çalışmalarına da ters düşen, tam bir çelişki yumağı içine düştüğünün farkına bile varamamıştır. Madem, size göre bu yolun açılmasının Alaplı’ya herhangi bir faydası yoktur, o zaman partinize mensup önceki dönem belediye başkanımız ve partinize mensup milletvekiliniz neden yıllarca bu yolun açılması için çaba göstermişlerdir? Neden milletvekiliniz, verdiği bir röportajda bu yolu açamayışlarını kendi beceriksizlikleri olarak kabul etmiş ve itirafta bulunmuştur?
Yetkili Karayollarıdır, Karayolları da Hükümete Bağlıdır
Tüm bu çelişkiler ve iki yüzlü yaklaşımlar bir yana, Sayın Hüseyin Öztürk, gerek basına yaptığı açıklamada, gerek Belediye Meclisi toplantımızdaki konuşmalarında, Alaplı giriş yolunun açılmasının siyasi inatlaşmaya dönüştürdüklerinin mesajlarını vermektedir. Konuşmaları ve açıklamaları, partisine mensup milletvekilleri ve mensubu bulunduğu partinin başkan ve yöneticileri ile istişare etmememizin, Alaplı giriş yolunun açılmasına engel teşkil ettiği gibi bir izlenim uyandırmaktadır. Bu sadece bizim değil kamuoyunun da ortak izlenimidir. Bu yolun açılması için sürdürdüğümüz girişimlerden rahatsız olduklarını belli eden Sayın Öztürk, açık açık söyleyemese de, konunun siyasi inatlaşmaya sürüklendiğini ima etmektedir. Bunu gizlemek için de, çeşitli gerekçeler ileri sürmektedir. Bize, “Bu yolun açılması için projeniz var mı?” diye soruyor. Biz bir proje yaptık ve ilgili kurumlarla projemizi paylaştık. Biz de kendisine sormak istiyoruz: Bu konunun yetkilisi Karayolları kurumudur. Karayolları kurumu da hükümetinize bağlıdır. Yani, bu sorunun çözümünden asıl sorumlu olan biz değil , dolaylı olarak hükümet ve hükümetin yerel temsilcileridir. Biz bir proje sunduk, bu sorunun çözümünün asıl sorumlusu olan sizler yani hükümeti temsil edenler hangi alternatif projeyi ürettiniz? Yada, hangi alternatif projenin üretimi için devletin ilgili kurumlarıyla temas kurdunuz? Bizi eleştirmeden önce bir de kendinize bakacaksınız. Çünkü, bu ilçeye , bu halka hizmet etmek en az bizim kadar sizin de sorumluluğunuzdur. “Teknik bir konuyla ilgili önce teknik bir çalışma yapılması gerekir. “ diyorsunuz. Bu konu, yıllardır ilçenin sorunu. Neden bugüne kadar , elinde bulundurduğunuz belediyenizle, karayollarınızla, hükümetinizle böyle bir çalışma yapmadınız? Bu çalışmanın yapılması gerektiği, biz bu konularda girişimlerde bulunduktan sonra mı aklınıza geldi? “Yapılması istenen kavşak, giriş ve çıkışlarıyla can güvenliği açısından eksiksiz olmalı. “ diyorsunuz. 5 yılı aşkın süredir, bu eksiksiz projeyi neden yapmadınız, yaptırmadınız? Yereliyle, geneliyle, bütün yetki, bütün güç sizin elinizdeydi. Elinizden tutan mı oldu? Projenin eksiksiz yapılması gerektiği, bizim girişimlerimizden sonra mı aklınıza geldi?
Yıllardır Somut Hiçbir Adım Atılmadı
“Sayın Öztürk, biz topu taca atmaya çalışmıyoruz. Yıllardır bu konuda somut hiçbir şey yapmayanlar, asıl topu taca atmak isteyenlerdir. İddia ettiğinizin aksine, bu konuyu siyasi polemik malzemesi haline biz getirmedik. Bizzat kendiniz, Belediye Meclisi toplantımızda, Belediye Meclisi üyemiz Sayın Yaşar Çevik’in, “Milletvekili Sayın Ercan Candan’ın ‘Alaplı’nın ayağına kurşun sıkılmıştır’ şeklindeki açıklamasını doğru buluyor musunuz? “ şeklindeki sorusuna, böyle bir açıklamayı tasvip etmediğinizi söyleyerek, bu polemiğin nasıl ve kimin tarafından başlatıldığını da teyit etmiş oldunuz. Biz, sizin de tasvip etmediğiniz bu açıklamaya da yanıt vermeyerek, polemiğe girmek istemediğimizi, niyetimizin ilçemize hizmet etmek olduğunu ortaya koyduk.”
Yolun Açılması için girişimlerden bulunduk
Biz, ilçemiz merkezine giriş yolunu açabilmek için devletin ilgili kurumları nezdinde girişimlerde bulunduk. Sorunu resmi kanallardan çözmeye çalıştık. Ama bundan rahatsız olanlar, konuyu siyasi polemik malzemesi haline getirerek, yolun açılmasına köstek olma gayreti içine girdiler. Bu gayretlerinin, mensubu oldukları iktidar partisini kamu vicdanında mahkum ettiğini anlayınca, bu mahkumiyeti kurtarmak için sanal suçlu arayışı içine girdiler. Kendinizi bu şekilde kurtaramaz, bu şekilde kamu vicdanında aklanamazsınız. Ya çıkacaksınız, örtülü olarak dile getirdiğiniz ifadeleri açıkça söyleyip, “Biz bu yolun açılmasını istemiyoruz. “ diyeceksiniz ya da, “Biz de bu yolun açılmasını istiyoruz ve bu girişimlere destek veriyoruz. “ deyip bu kervana katılacaksınız.
Ciddiyetten Uzaklar
Bizim bu yolun açılmasıyla ilgili izlediğimiz yolun yanlış olduğunu iddia edenlerin, Alaplı halkı izledikleri doğru yolu da gördü. Kendilerinin 5 yılı aşkın süredir izlediği sözüm ona doğru yoldan bir sonuç alamayanların, bizim 3 ayda izlediğimiz yolu yanlış bulmaları ayrıca düşündürücü ve manidardır. Sayın Milletvekilimiz Ali İhsan Köktürk’ün , ilçemizin bu öncelikli sorununu TBMM gündemine taşıması, halkımız ve kamuoyunca takdir edilirken, Sayın Öztürk’ün bunu “komik” bulması ilçemizin sorunlarından ve ciddiyetten ne kadar uzak olduğunun başka bir göstergesidir.
Halkımızın halinden anlamalarını beklemek hayalciliktir
Çarşamba pazarının geri getirilmesinin Alaplı esnafına, halkına hiçbir şey kazandırmayacağını, aksine zarar vereceğini iddia eden, herkesin ticaretini kendi ticareti gibi sanan, işyerinden dışarı çıkıp esnafın, halkın durumunu gözlemle zahmetine katlanmayan, halkın ve esnafın gündeminden uzak yaşayan, insanlara tepeden bakan Sayın Hüseyin Öztürk’ün esnafımızın, halkımızın halinden anlamasını beklemek zaten hayalcilik olurdu.
Alaplının sorunları ve çözümünden uzaklar
Sayın Öztürk, arkadaşlarıyla birlikte Belediye Meclisimize verdiği önergede, “Düzce-Akçakoca-Ereğli bölünmüş yolundan ilçe merkezimize giriş var mıdır? “ diye soruyor.Bu soruyu sormak bile, ilçemiz için son derece önemli olan bir konuyu sulandırmaktan başka bir şey değildir. Sayın Hüseyin Öztürk ve iktidar meclis üyeleri, “Alaplı’nın ilçe merkezine giriş var mıdır? Giriş yoksa ulaşım hangi şekilde sağlanmaktadır? “ şeklindeki soru önergeleriyle Alaplı’nın sorunlarından ve çözümlerinden ne kadar uzak olduklarını göstermişler, ilçemizdeki abartısız herkesin çözümünü umutla beklediği bir konuyu kelime oyunlarıyla espri ve alay konusu yapmaktan da çekinmemişlerdir. Elbette, halkımız samimiyet ile samimiyetsizliği, ciddiyet ile ciddiyetsizliği takdir edecektir. Bu samimiyetsizlik ve ciddiyetsizliği de kendi vicdanında sorgulayacaktır. Ama, madem ilçemiz merkezine giriş olup olmadığını ve ulaşımın ne şekilde sağlandığını merak ediyorlar; biz tüm samimiyetimiz ve ciddiyetimizle sorularını cevaplayalım. Belediye Meclisi toplantısında da söylediğim gibi, bölünmüş karayolundan Alaplı ilçe merkezine giriş, ilçe çıkışından sağlanmaktadır. Eğer, bu giriş onlar için yeterliyse ve bu ilçenin gelişiminden en az bizim kadar sorumlu olanlar olarak bu giriş yolu onların içlerine siniyorsa, diyecek hiçbir şeyimiz yoktur.
Alaplı halkı cezalandırıyor
Sonuç olarak; bu konuyu siyasi inatlaşmaya götürerek, bizi boşluğu düşürmeye çalışanlar, Alaplı halkını cezalandırdıklarını unutmamalıdırlar. Eğer, kamu vicdanındaki mahkumiyetten kurtulmaya çalışıyorlarsa, bunun yolu inatlaşmak değil, sorunun çözüm arayışlarına destek vermek , öncülük etmektir. Çünkü, Alaplı halkı ilçenin gelişiminden sorumlu olan bizlerden bunu beklemektedir. Sayın Hüseyin Öztürk ve iktidar partisi temsilcilerinin de halkımızın bu beklentilerine cevap vereceğini umuyor, saygılar sunuyorum.
başkan aynen katılıyorum eksik bile yazmışsın düne kadar belediye onlardandı niye yapmadılar o zaman alayı yalancı